
Yüz Dolgusu Nedir?
Dolgu maddeleri cildi daha güzel bir hale getirmek için en çok kullanılan medical estetik yöntemlerinden biridir. Ameliyatsız medical estetik uygulamaları arasında yüz dolgusu en çok tercih edilen işlemdir. Deri altına enjekte edilerek yapılan yüz dolgusu estetiği, derideki ince ve derin kırışıklıkları gidermek, yara izlerini tedavi etmek, ciltteki çukurları yok etmek, ince dudakları kalınlaştırmak, yanaklara dolgunluk vermek amacıyla kullanılan maddelerdir. Kırışıklıklar, derideki yaşlanma, yüz konturlarındaki bozukluklar dolguyla gideriliyor ve cilt daha iyi şartlarda yeniden canlanıyor.
Teknolojik gelişmeler sayesinde yüz ve vücut bölgelerine uygulanan dolgu alanı da genişlemektedir. Güvenilir ve zahmetsiz bir yöntem olan dolgu bu sayede bireyler tarafından cok fazla talep görmektedir. Yüz dolgu işlemleri sayesinde ince kırışıklıkların, çukurlukların hafif veya orta dereceli burun ve ağız kenarı çizgilerin doldurulabildiğini ve bu işlemin yüzün her bölgesinde belirgin olmayan kırışıklıklar için tercih ediliyor. Yüz dolgusu yaptiran kişiler kısa bir süre sonra daha genç bir görünüm kazanırlar. Yüze dolgu uygulaması sizleri yüzünüzdeki yorun görünümden kurtarır. Genellikle göz, ağız, çene, boyun, burun, alın bölgesinde kırışmalar ve sarkmalar meydana gelir. Bu tür sarkma ve kırışıklıklardan yüz dolgusu ile rahatlıkla kurtulabilirsiniz. Dudak bölgesine uygulanan dolgu ise daha çok dolgun ve genç görünmek için yapılmaktadır. Yara izlerini gidermede ve akne tedavisi gibi durumlarda da başarılı olan bir yöntemdir.
Yüz dolgusunun uygulanması her ne kadar basit bir işlem olsa da uzman bir hekimle çalışmanız sağlığınız açısından çok daha uygun olacaktır. Dolgu maddeleri hastanın şikayetçi olduğu bölgelerine, kırışıklık hattına ya da dudaklara ince bir iğne yardımıyla düşük dozda enjekte edilerek uygulanır. Dolgu enjeksiyonu yaklaşık olarak 20 - 30 dakika sürmektedir. Sonucu hemen görülür. Uygulama sonrası kişi rutin hayatına çalışma ortamına sorunsuz bir şekilde devam edebilir. Kalıcılık süresi kişiden kişiye değişiklik göstermektedir ve 8 -18 aya kadar etki süresi olabilmektedir. Yüz dolgusu akışkan bir sıvı olduğundan enjektör yardımıyla uygulanmaktadır. Uygulanan bir bölgeye enjekte edilmiş dolgu maddessinin geri alınması gibi bir durum söz konusu olamaz.
Dolguları geçici ve kalıcı olmak üzere ikiye de ayırabiliriz. Erime özelliğine sahip hyalüronik asit içeren dolguların geçici olduğunu ve kalıcı dolgu uygulamalarına göre çok daha fazla tercih edildiğini de söyleyebiliriz. Geçici dolguların daha çok tercih edilmesinin nedenlerinden birisi de, kalıcı dolgu uygulamalarının bazı belirgin ve sıkça ortaya çıkan yan etkilere neden olmasıdır. Kalıcı dolgu yaptırmakta istekli olan bazı hastalar umdukları gibi bir görüntüye sahip olamama durumuyla karşı karşıya kalabilirler ve dolgu maddesini geri almak mümkün olmadığı için durumun düzelmesi çok ciddi cerrahi müdahale ile gerçekleşecektir. Geçici dolgu maddesiyle yapılan uygulamalarda ise istenmeyen bir sonuçla karşılaşılırsa bu durumu masaj yöntemi ile yada üzerinden belli bir süre geçmesinden sonra hasta eski görünümüne yeniden kavuşabilecektir.
Dudak dolgusu, belki de tüm dolgu uygulamaları içinde, en az süre kalıcılık sağlanan uygulamadır. 4 – 6 ay gibi bir süre dudaklar hacim kazanır ve aynı dolgunluğun sürdürülmesi için işlemin tekrar edilmesi gerekir. Yüz dolgusunu düzenli periotlarla yaptıran hastalar bir sonraki yaptığı dolguyu daha uzun süre kullanacaklardır ve etki süresi artacaktır. Yüz dolgusundan sonra iki gün ağır spor yapılmaz. sırt üstü yatmak faydalıdır. Aşırı sıcak banyo yapılmamalıdır, yüze hafif masajlar yapılabilir. İşlemden sonra buz uygulanmak size rahatlatacaktır. Uygulama alanında geçici olarak şişlik, kızarıklık, morluk ve hassasiyet gözlenebilir. Özellikle ileri yaştakilerde damarlar zayıf olduğu için kolay morluk oluşur. Bu yan etkiler kısa sürede geçerler. Morlukların görünmesini engelleyen ürünler sürülebilir. Dolgu işlemi yapılmadan once parasetamol dışındaki ağrı kesiciler, aspirin, kan sulandırıcılar v.b kullanılmamalıdır. Yüz dolgu maddesinin uygulamasından sonra, yüzde 2-7 gün arasında süren ödem oluşabilir. Bu durum dolgu maddelerinin su tutma özelliklerinden kaynaklanır. Yüz dolgu uygulamasının yapıldığı gün fazla mimik yapılmamasına dikkat edilmelidir. Yüz dolgu maddesinin uygulanmasından sonra yaklaşık 4 saat uygulama yapılan bölgeye su değdirilmemeli ve makyaj yapılmamalıdır.
Halkimiz tarafindan merak edilen bir konu olan dolgu ile botoksu aynı anda yaptırabilir miyiz sorusuna da değinecek olursak bazı kaideler dışında evet aynı gün ve aynı anda yapılabilir. Fakat aynı anda örneğin alın bölgesine hem botoks hem dolgu yapılması mümkün değildir. Farklı bölgelere yapılacaksa her hangi bir sorun teşkil etememektedir. Dolgu ve botoks birbirlerine benzetilse de belirgin farklılıkları vardır. Son yıllarda cerrahi dışındaki bütün cilt gençleştirme yöntemleri botoks zannediliyor. Özellikle botoks dolgu ile çok karışıyor. İkisi de enjeksiyonla uygulanıyor ve ikisi de kırışıklıkları ciddi bir şekilde azaltıyor. Ancak biraz daha ayrıntılarına inecek olursak dolgu ile botoks arasında pek çok fark bulunuyor. Dolgu ve botoks farklı sonuçlar için kullanılır ve aslında birbirlerini tamamlayan tedavilerdir. İkisini karşılaştırmak gerekirse, gülme çizgileri denilen burun kenarından dudağa uzan çizgilerde yanakları dolgunlaştırmada ve elmacık kemiklerini belirginleştirmede botoks işe yaramaz. Ufalan ve aşağı sarkan dudakları güzelleştiremez. Bu konularda en becerikli madde dolgudur.
Yüzüne dolgu yaptıracak kişilerin dikkat etmesi gereken bir diğer konu ise doğru malzemenin kullanılıp kullanılmadığının bilgisini almaktır. Patentli teknolojiye sahip olan hyaluronik asidin bir çok markası vardır. Nerdeyse 500’ e yakın ürün bulunuyor. Ancak önemli olan dengeli yayılıma sahip dokuya geçirgenliği en iyi olan ürünü seçmektir. Yoğunluğu iyi olursa yüzde birikme gibi görüntüler oluşmaz ve kısa süre içinde vücut tarafından emilir. Böylelikle yüzde en iyi sonucu verir. Bunu genellikle dolgu yaptıracak kişilerin belirlemesi zordur, o nedenle öncelikle doktorlarını seçmeleri önemlidir. Dolgu markasını doktor seçer ancak hastalar neden bu ürünü tercih ettiğini doktorlarına sorabilirler. Hiçbir ağrı yada acıya sebebiyet vermeyen dolgu tedavisi tüm dünyada uygulanan bir tedavi yöntemidir ve hamile yada emziren kadınların haricinde hemen herkesin yaptırabileceği bir tedavi türüdür.